Hollanda’nın Lahey kentindeki Barış Sarayı’nda (Vredespaleis) yerel saatle 10:00’da başladı. Duruşmanın ilk gününde, Güney Afrika, soykırım suçlamasına ilişkin savlarını sözlü olarak dile getirdi. Güney Afrika Cumhuriyeti öncelikli olarak, İsrail'in Gazze'deki tüm askeri operasyonlarının derhal askıya alınması için, ihtiyati tedbir kararı verilmesini istedi. Yüksek Mahkeme öncelikli olarak bu talebi ele aldı.
TOPLU MEZAR FOTOĞRAFLARI GÖSTERİLDİ
Güney Afrika'nın davasını temsil eden avukat Adila Hassim, çoğunlukla kimliği belirlenemeyen cesetlerin gömüldüğü toplu mezarların fotoğraflarını gösterirken, ilk soykırım eyleminin Gazze'deki Filistinlilerin toplu öldürülmesi olduğunu söyledi.İsrail'in saldırılarında hedef gözetmediğini ölenler arasında çocukların da bulunduğunu belirten Hassim'e göre, İsrail'in Gazze'deki Filistinlilere ciddi bedensel ve zihinsel zarar vermesi Soykırım Sözleşmesi'nin 2B maddesini ihlal ediyor.
İSRAİL CUMA GÜNÜ SÖZLÜ SAVUNMA YAPACAK
Cuma günü, İsrail, hakkındaki suçlamalara ilişkin sözlü savunma yapacak. İsrail’in talebi üzerine bugün ve yarın yapılacak sözlü oturumlar, birer saat uzatıldı. Duruşmalar , iki gün boyunca 10:00 - 13:00 saatleri arasında görülecek ve Uluslararası Adalet Divanı’nın internet sitesinden canlı olarak izlenebilecek.
İSRAİL'İN EYLEMLERİ "SOYKIRIM NİTELİĞİNDE"
Güney Afrika tarafından 29 Aralık’ta açılan davada, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki eylemlerinin "soykırım niteliğinde" olduğu vurgulandı. Dava dilekçesinde, İsrail’in "Gazze'deki Filistinlileri daha geniş bir ulusal, ırksal ve etnik grubun parçası olarak yok etmeye yönelik özel bir niyete" sahip olduğu savunuldu. İsrail'in, Birleşmiş Milletler Soykırım Sözleşmesi'ni ihlal ettiğini belirten Güney Afrika Cumhuriyeti, İsrail'in Gazze'deki askeri operasyonlarının derhal askıya alınması için, ihtiyati tedbir kararı çıkarılmasını istedi. Güney Afrika Cumhuriyeti, İsrail hükümetinin Gazze’deki uygulamalarını kendi ülkesindeki “apartheid (ırk ayrımcılığı) rejimiyle” kıyaslıyor.
DAVAYI NEDEN GÜNEY AFRİKA CUMHURİYETİ AÇTI?
Güney Afrika Cumhurbaşkanı Cyril Ramaphosa, İsrail hükümetinin Gazze’deki uygulamalarını Güney Afrika'nın geçmişindeki apartheid rejimiyle karşılaştırarak Filistinlilere tam destek vermesinin ardından, her iki ülke arasındaki diplomatik ilişkiler askıya alındı. Güney Afrika, Pretoria’daki İsrail Büyükelçiliği’ni kapattı. Hem İsrail hem de Güney Afrika, Birleşmiş Milletler (BM) Soykırım Sözleşmesi’nin imzacıları olduğu için, Cyril Ramaphosa yönetimi, dava konusunda inisiyatif aldı. 1948’de imzalanan BM Soykırım Sözleşmesi, taraf ülkelere soykırım suçunu önleme ve cezalandırma yükümlülüğü getiriyor. Güney Afrika yönetimi, bu sözleşmeden doğan yükümlülüğe dayanarak İsrail aleyhine soykırım suçlamasıyla dava açtı. Dava neden Uluslararası Adalet Divanı’nda açıldı?
Birleşmiş Milletler’in en üst yargı organı olan Uluslararası Adalet Divanı, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin aksine, bireysel suçlar yerine sadece devletler arasındaki ihtilafları ele alıyor. Bu nedenle dava Uluslararası Adalet Divanı’nda açıldı.
İSRAİL İDDİALARA İLİŞKİN NE DİYOR?
Duruşmada İsrail’i, eski Yüksek Mahkeme Başkanı Aharon Barak temsil edecek. İsrail hükümeti, Güney Afrika Cumhuriyeti’nin iddialarına sert bir dille karşı çıkıyor. İsrail Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Lior Haiat, sosyal medya platformu X aracılığıyla yaptığı açıklamada, “İsrail, Güney Afrika tarafından yayılan kan iftirasını ve Uluslararası Adalet Divanı’na başvurusunu tiksintiyle reddediyor" dedi. Sözcü Güney Afrika‘yı, “İsrail Devleti'nin yıkılması çağrısında bulunan bir terör örgütüyle işbirliği yapmakla” da suçladı. Haiat, “Güney Afrika'nın iddiası hem fiili hem de hukuki dayanaktan yoksundur, ve Mahkeme'nin alçakça ve aşağılayıcı bir şekilde istismar edilmesini teşkil etmektedir” ifadesine yer verdi. Güney Afrika’nın bu girişimi, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve diğer hükümet yetkilileri tarafından da tepkiyle karşılandı.
DURUŞMADA NELER BEKLENİYOR?
Bugün ve yarın tarafları dinleyecek olan Yüksek Mahkeme, öncelikli olarak Güney Afrika’nın, İsrail’in Gazze’deki askeri faaliyetlerini derhal durdurulması talebini ele alacak. Mahkeme, sunulacak belgeler ışığında bu talebi kabul edebilir ya da yetkisizlik kararı verebilir. Güney Afrika Cumhuriyeti’nin mahkemeye, İsrail’in soykırım suçu işlediğine ilişkin yeterli kanıtı sunması durumundaysa, uzun bir yargılama süreci başlayacak. Uluslararası hukuk uzmanlarına göre, soykırımın belirlenmesi karmaşık bir hukuki ve siyasi süreç gerektirdiği için, yargılama uzun zaman alabilecek. Uluslararası hukuk uzmanı Prof. Dr. Jan Wouters’a göre, soykırımı kanıtlamak için yalnızca bir nüfus grubunun öldürülmesi değil, aynı zamanda bunun bir ırksal grubu tamamen veya kısmen yok etmeye yönelik özel bir niyetle yapıldığının da kanıtlanması gerekiyor.
TOPLU MEZAR FOTOĞRAFLARI GÖSTERİLDİ
Güney Afrika'nın davasını temsil eden avukat Adila Hassim, çoğunlukla kimliği belirlenemeyen cesetlerin gömüldüğü toplu mezarların fotoğraflarını gösterirken, ilk soykırım eyleminin Gazze'deki Filistinlilerin toplu öldürülmesi olduğunu söyledi.İsrail'in saldırılarında hedef gözetmediğini ölenler arasında çocukların da bulunduğunu belirten Hassim'e göre, İsrail'in Gazze'deki Filistinlilere ciddi bedensel ve zihinsel zarar vermesi Soykırım Sözleşmesi'nin 2B maddesini ihlal ediyor.
İSRAİL CUMA GÜNÜ SÖZLÜ SAVUNMA YAPACAK
Cuma günü, İsrail, hakkındaki suçlamalara ilişkin sözlü savunma yapacak. İsrail’in talebi üzerine bugün ve yarın yapılacak sözlü oturumlar, birer saat uzatıldı. Duruşmalar , iki gün boyunca 10:00 - 13:00 saatleri arasında görülecek ve Uluslararası Adalet Divanı’nın internet sitesinden canlı olarak izlenebilecek.
İSRAİL'İN EYLEMLERİ "SOYKIRIM NİTELİĞİNDE"
Güney Afrika tarafından 29 Aralık’ta açılan davada, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki eylemlerinin "soykırım niteliğinde" olduğu vurgulandı. Dava dilekçesinde, İsrail’in "Gazze'deki Filistinlileri daha geniş bir ulusal, ırksal ve etnik grubun parçası olarak yok etmeye yönelik özel bir niyete" sahip olduğu savunuldu. İsrail'in, Birleşmiş Milletler Soykırım Sözleşmesi'ni ihlal ettiğini belirten Güney Afrika Cumhuriyeti, İsrail'in Gazze'deki askeri operasyonlarının derhal askıya alınması için, ihtiyati tedbir kararı çıkarılmasını istedi. Güney Afrika Cumhuriyeti, İsrail hükümetinin Gazze’deki uygulamalarını kendi ülkesindeki “apartheid (ırk ayrımcılığı) rejimiyle” kıyaslıyor.
DAVAYI NEDEN GÜNEY AFRİKA CUMHURİYETİ AÇTI?
Güney Afrika Cumhurbaşkanı Cyril Ramaphosa, İsrail hükümetinin Gazze’deki uygulamalarını Güney Afrika'nın geçmişindeki apartheid rejimiyle karşılaştırarak Filistinlilere tam destek vermesinin ardından, her iki ülke arasındaki diplomatik ilişkiler askıya alındı. Güney Afrika, Pretoria’daki İsrail Büyükelçiliği’ni kapattı. Hem İsrail hem de Güney Afrika, Birleşmiş Milletler (BM) Soykırım Sözleşmesi’nin imzacıları olduğu için, Cyril Ramaphosa yönetimi, dava konusunda inisiyatif aldı. 1948’de imzalanan BM Soykırım Sözleşmesi, taraf ülkelere soykırım suçunu önleme ve cezalandırma yükümlülüğü getiriyor. Güney Afrika yönetimi, bu sözleşmeden doğan yükümlülüğe dayanarak İsrail aleyhine soykırım suçlamasıyla dava açtı. Dava neden Uluslararası Adalet Divanı’nda açıldı?
Birleşmiş Milletler’in en üst yargı organı olan Uluslararası Adalet Divanı, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin aksine, bireysel suçlar yerine sadece devletler arasındaki ihtilafları ele alıyor. Bu nedenle dava Uluslararası Adalet Divanı’nda açıldı.
İSRAİL İDDİALARA İLİŞKİN NE DİYOR?
Duruşmada İsrail’i, eski Yüksek Mahkeme Başkanı Aharon Barak temsil edecek. İsrail hükümeti, Güney Afrika Cumhuriyeti’nin iddialarına sert bir dille karşı çıkıyor. İsrail Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Lior Haiat, sosyal medya platformu X aracılığıyla yaptığı açıklamada, “İsrail, Güney Afrika tarafından yayılan kan iftirasını ve Uluslararası Adalet Divanı’na başvurusunu tiksintiyle reddediyor" dedi. Sözcü Güney Afrika‘yı, “İsrail Devleti'nin yıkılması çağrısında bulunan bir terör örgütüyle işbirliği yapmakla” da suçladı. Haiat, “Güney Afrika'nın iddiası hem fiili hem de hukuki dayanaktan yoksundur, ve Mahkeme'nin alçakça ve aşağılayıcı bir şekilde istismar edilmesini teşkil etmektedir” ifadesine yer verdi. Güney Afrika’nın bu girişimi, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve diğer hükümet yetkilileri tarafından da tepkiyle karşılandı.
DURUŞMADA NELER BEKLENİYOR?
Bugün ve yarın tarafları dinleyecek olan Yüksek Mahkeme, öncelikli olarak Güney Afrika’nın, İsrail’in Gazze’deki askeri faaliyetlerini derhal durdurulması talebini ele alacak. Mahkeme, sunulacak belgeler ışığında bu talebi kabul edebilir ya da yetkisizlik kararı verebilir. Güney Afrika Cumhuriyeti’nin mahkemeye, İsrail’in soykırım suçu işlediğine ilişkin yeterli kanıtı sunması durumundaysa, uzun bir yargılama süreci başlayacak. Uluslararası hukuk uzmanlarına göre, soykırımın belirlenmesi karmaşık bir hukuki ve siyasi süreç gerektirdiği için, yargılama uzun zaman alabilecek. Uluslararası hukuk uzmanı Prof. Dr. Jan Wouters’a göre, soykırımı kanıtlamak için yalnızca bir nüfus grubunun öldürülmesi değil, aynı zamanda bunun bir ırksal grubu tamamen veya kısmen yok etmeye yönelik özel bir niyetle yapıldığının da kanıtlanması gerekiyor.